TÜRKİYE’NİN CERN’E TAM ÜYELİK YOLCULUĞU VE
CERN-ANKARA ÜNİVERSİTESİ İLİŞKİLERİ

CERN
Avrupa Nükleer Araştırma Merkezi (CERN), Nükleer Araştırmalar için Avrupa Konseyi anlamına gelen Fransızca “Conseil Européen pour la Recherche Nucléaire” sözcüklerinin kısaltmasıdır. 1953 yılında Cenevre’de merkezi laboratuvarlar kurulmasına karar verilerek ismi Fransızca “Organisation Européenne pour la Recherche Nucléaire” ve İngilizce “European Organization for Nuclear Research” olarak değişmiş ancak CERN kısaltması değişmeden kalmıştır [1]. CERN İkinci Dünya Savaşından sonra Avrupa’nın Fiziğe dayalı Bilim ve Teknoloji alanında ABD’den geri kalmaması için 12 Avrupa ülkesinin (Belçika, Almanya, Fransa, Danimarka, Hollanda, İngiltere, İsveç, İsviçre, İtalya, Norveç, Yugoslavya ve Yunanistan) işbirliği ile 1954 yılında kurulmuştur. Kurulduğundan bu yana Merkez, çok geniş katılımlı uluslararası işbirliğinin başarılı bir örneği olarak hizmet vermektedir. İsviçre ve Fransa sınırında yer alan ve Cenevre şehrine yakın olan CERN, dünyanın en büyük araştırma merkezlerinden birisidir. CERN’in kuruluş amacı, üye ülkelerin kendi bütçe olanakları ile gerçekleştiremeyecekleri araştırmaları ortak olarak yürütebilmektir. Günümüzde 80 ülkeden 500 enstitüyü temsil eden yaklaşık 8000 civarında araştırmacı (dünyadaki parçacık fizikçilerinin yarısı) CERN’de araştırma yapmaktadır. CERN, Nobel ödüllerine de layık görülen çok önemli bilimsel buluşların yapıldığı bir merkezdir. CERN Konseyinin 1994 yılında onayladığı Büyük Hadron Çarpıştırıcısı (Large Hadron Collider, LHC) 2009 yılında tamamlanmış ve çarpışma noktalarında kurulan 4 devasa dedektör ile tüm dünya kamuoyunda “Yüzyılın Deneyi” diye adlandırılan ve maddenin ve evrenin oluşumuna ışık tutacak deneyler başlatılmıştır
CERN’ÜN ÜYELERİ  
CERN’e 20 ülke tam üyedir. Bu ülkeler; Almanya, Avusturya, Belçika, Bulgaristan, Çek Cumhuriyeti, Danimarka, Finlandiya, Fransa, Hollanda, İngiltere, İspanya, İsveç, İsviçre, İtalya, Macaristan, Norveç, Polonya, Portekiz, Slovakya ve Yunanistan’dır. Gözlemci olarak katılan ülke/kuruluş sayısı sekizdir. Gözlemci statüsündeki ülkeler; Amerika Birleşik Devletleri, Hindistan, İsrail, Japonya, Rusya Federasyonu ve Türkiye’dir. Ayrıca, Avrupa Komisyonu ve UNESCO da gözlemci olarak temsil edilmektedir.
CERN LHC
CERN’ÜN BİLİM VE TEKNOLOJİDEKİ YERİ
Dünyada bilim ve teknolojinin gelişimi öncelikle temel bilimlerde üretilen bilgiye dayanmaktadır. CERN’in birincil amacı, maddenin temel yapısını dolayısıyla parçacıkları ve onları bir arada tutan kuvvetleri araştırmaktır. CERN’de, elektron, proton gibi temel parçacık demetleri parçacık hızlandırıcılarında çok yüksek enerjilere çıkarılarak çarpıştırılmakta, ortaya çıkan yeni parçacıklar dedektörler aracılığı ile algılanmakta ve özellikleri analiz edilmektedir. CERN’de yapılan deneyler bu güne kadar 5 Nobel Fizik ödülüne konu olmuştur. Günümüzde insanoğlunun bilgiye ulaşma ve iletişim amacıyla kullandığı World Wide Web (www) sistemi CERN’de keşfedilmiş ve geliştirilmiştir. CERN’de yapılan araştırmalar, kullanılan ve geliştirilen teknolojiler dikkate alındığında dünya bilimine lokomotiflik yapmaktadır. CERN’de kullanılan teknolojilerin bir çoğu jenerik (doğurgan) teknolojidir. Bu teknolojilerin çıktıları arasında yeni ve akıllı malzemeler, süperiletken magnet, mikroelektronik, radyo frekans (RF) uygulamaları, vakum teknikleri, dedektör, görüntüleme, radyoterapi, veri depolama, veri işleme, uzay teknolojileri sayılabilir. Ayrıca CERN LHC çarpıştırıcısında üretilen bilgiyi toplamak, dünya genelinde dağıtmak ve işlemek üzere oluşturulan GRID ağ yapısı geleceğin internet altyapısı olarak yorumlanmaktadır.
CERN’de 1959’da Proton Sinkrotronu (PS), 1976’da Süper Proton Sinkrotronu (SPS) ve 1989’da yerin 100 metre altında 27 km’lik tünel içine inşa edilen Büyük Elektron-Pozitron çarpıştırıcısı (LEP) devreye girmiştir. Bu çarpıştırıcının 2001’de görevini tamamlamasından sonra aynı tünel içinde inşası 2008’de tamamlanan Büyük Hadron Çarpıştırıcısı (LHC) 4 büyük deney sistemi (ATLAS, CMS, ALICE ve LHCb) ile önemli araştırma ve buluşların eşiğindedir. Bu deneyler “Yüzyılın Deneyi” olarak anılmaktadırlar. LHC-ATLAS deneyinde Türkiye dahil 37 ülkeden 169 üniversite ve enstitüden 2500 bilim insanı, LHC-CMS’te ise yine Türkiye dahil 38 ülkeden 1900 bilim insanı görev yapmaktadır. Bu deneylerdeki uluslararası işbirliğinin boyutu bu rakamlardan kolayca anlaşılabilmektedir.
A.Ü.
TÜRKİYE’NİN CERN SERÜVENİ VE TÜRKİYE-CERN İLİŞKİLERİ
Ülkemiz, 1954 yılında kurulan CERN’de 1961 yılından bu yana Gözlemci Ülke statüsünde bulunmaktadır. Özellikle 70’li, 80’li ve 90’lı yıllarda Türk bilim insanları CERN’de yapılan deneylerde TUBİTAK desteği ile yer almışlardır. 2005 yılında Başbakanlık, CERN faaliyetlerinin koordinasyonu konusunda Türkiye Atom Enerjisi Kurumu’nu (TAEK) görevlendirmiştir. TAEK bu çerçevede öncelikle bir “CERN Ofisi” oluşturmuş ardından 2006 yılında bünyesinde oluşturduğu 13 üyeli “CERN Bilim Komitesi’nin de önerileri doğrultusunda CERN ile 14 Nisan 2008 tarihinde bir ikili işbirliği anlaşması imzalamıştır. Yine TAEK tarafından 27 Ocak 2009 tarihinde CERN Konsey Başkanlığına yazılan bir mektupla Türkiye’nin CERN’e tam üye olma başvurusu yapılmıştır. Ayrıca, CERN’e üyelik konusunda dönemin Enerji Bakanı Dr. Hilmi Güler’in imzasını taşıyan hükümetin kararlılık mektubu ise Mart 2009’da Dışişleri Bakanlığı aracılığı ile CERN Konseyi Başkanlığına iletilmiştir.
Aynı dönemde, CERN üyeliğini işleyen bir “Yönetici Özeti”  TAEK Başkanlığınca hazırlanarak ilgili çevreler ve kurumlar ile paylaşılmıştır [2]. 2009 yılı ilk aylarında TAEK-CERN Bilim Komitesi’nin de büyük katkıları ile hazırlanan Ülke Raporu “Country Report of Republic of Turkey” Mayıs 2009’da CERN Konseyine sunulmuştur [3]. Bu raporda, CERN’ün ülkemizin tam üyeliği ile ilgili incelemelerinde göz önüne alacağı Bilimsel, Endüstriyel ve Siyasi ölçütleri karşılayacak şekilde, ülkemizin parçacık fiziği konusundaki organizasyonu ve statüsü hakkında bilgi, araştırma bütçesinin şimdiki durumu ve CERN üyeliğinin ulusal parçacık fiziği araştırmalarına olabilecek etkileri, önümüzdeki beş yıl için ekonomik ve araştırma bütçesi gelişim tahmini, ülkemizin ekonomik durumu ve geleceğe yönelik tahminlerini içeren resmi veriler ve gerekli olan diğer bilgiler yer almıştır.
CERN Konseyi 18 Aralık 2009’da bu başvuruyu ve hazırlanan ülke raporunu da göz önüne alarak  Türkiye’nin tam üyelik başvurusunu değerlendirmek üzere 8 kişilik bir “Üyelik Değerlendirme Komitesi” (Görev Gücü) oluşturmuştur.  Bu komite ülkemize ziyaretini 13-14 Temmuz 2010 tarihlerinde yapmıştır. Komite yaptığı incelemeler ışığındaki 7 sayfalık “olumlu” raporunu CERN Konseyine sunulmak üzere CERN Başkanına Eylül 2010’da sunmuştur.  CERN Konseyi 17 Aralık 2010 tarihlerinde yaptığı toplantıda bu rapora dayanarak Türkiye’nin Tam Üyelik Adaylığını kabul etmiş, 3-5 yıl arası sürecek tam üyelik sürecini başlatmıştır. Aynı Konsey toplantısında ülkemizin yanısıra İsrail, Güney Kıbrıs Rum Kesimi, Sırbistan ve Slovenya’nın da tam üyelik adaylığı kabul edilmiştir.
  CERN’e tam üyelik süreci, ülkemizde parçacık fiziği, nükleer fizik, parçacık hızlandırıcıları ve dedektörleri ve ilgili teknolojiler ve uygulamaları konusunda yapılacak bilimsel, teknik, idari ve altyapı çalışmaları ve yatırımlarının periyodik olarak değerlendirilmesi ve denetlenmesi sonucunda tamamlanacak ve TÜRKİYE’nin CERN’e TAM ÜYELİK kararı yine CERN KONSEYİ’nce alınacaktır. Tam üyeliğin 2015 yılına kadar tamamlanması öngörülmektedir. TÜRKİYE CERN’e tam üyelik aidatı olarak Gayri Safi Milli Hasılası ve nüfusu dikkate alınarak hesaplanacak bir miktarı ödeyecektir. Bu rakam CERN’ün yıllık cari giderlerinin yaklaşık % 1.5-2’si düzeyindedir. CERN Konseyi tam üyeliği onayladığı zaman ilgili konvansiyonun yürürlüğe girmesi TBMM onayı ile olacaktır.
Günümüzde CERN’de yapılan ATLAS, CMS, ALICE, CAST ve CLIC gibi deney ve projelerde çalışan Türk bilim insanları Ankara Üniversitesi, ODTÜ, Boğaziçi Üniversitesi, Yıldız Teknik Üniversitesi, Çukurova Üniversitesi, İstanbul Üniversitesi ve Doğuş Üniversitesi ana grupları altında faaliyetlerini sürdürmektedirler. Günümüzde, kısmi veya tam zamanlı olarak yurtiçinden veya dışından CERN’de bulunarak araştırmalarda yer alan Türk bilim inansı sayısı yaklaşık 250 civarındadır. Tam üyelikle birlikte bu sayının zaman içinde binlere yükselmesi mümkün olacaktır.
A.Ü. Heyet
ANKARA ÜNİVERSİTESİ-CERN İLİŞKİLERİ
Ankara Üniversitesi Fen Fakültesi Fizik Bölümü (1943) ve Fizik Mühendisliği Bölümü (1954) ülkemizin Cumhuriyet döneminde kurulmuş ilk bölümleri olarak Parçacık Fiziği (Yüksek Enerji Fiziği) alanlarında öncü çalışmalar yapmıştır. Bölümlerimizden bilim insanlarının CERN ile geliştirdikleri ikili ilişkiler, Üniversitemizin 1997 yılında TUBİTAK desteği ile CERN LHC’deki ATLAS deneyine resmi olarak katılması ile kurumsal bir ilişkiye dönüşmüştür. ATLAS deneyinde Ankara Üniversitesi şemsiyesi altında TOBB ETU, Gazi ve Dumlupınar Üniversitelerinden bilim insanları da yer almaktadır. Üniversitemiz, CERN’de kurulması planlanan, teknik tasarım ve test tesisi çalışmaları sürdürülen TeV enerjili elektron-pozitron çarpıştırıcısı projesinde (Compact Linear Collider (CLIC))  ise TAEK desteği ile 2004 yılından bu yana yer almaktadır. CLIC projesinde de Ankara Üniversitesi şemsiyesi altında Gazi, Niğde, TOBB ETU, Dumlupınar, S. Demirel, Uludağ, Abant İzzet Baysal Üniversiteleri yer almaktadır.  Ayrıca Üniversitemizden bir grup araştırmacı CERN LHeC (Large Hadron Electron Collider) projesinde de yer almaktadırlar.
Ülkemizde parçacık hızlandırıcı tesislerinin kurulması ve hızlandırıcıların bilimsel araştırma ve Ar-Ge çalışmalarında kullanımını öngören TÜRK HIZLANDIRICI MERKEZİ’nin tasarlanması ve kurulmasına yönelik çalışmalar 1997 yılında DPT’nin desteği ile Ankara Üniversitesi koordinatörlüğünde başlatılmıştır. Halen, Üniversitemiz koordinatörlüğünde toplam 10 Üniversiteden 123 araştırmacının yer aldığı TÜRK HIZLANDIRICI MERKEZİ (THM) Projesi kapsamında ülkemizin ilk hızlandırıcı tesisi Üniversitemiz Gölbaşı kampüs alanında inşa edilmektedir [4]. THM projesi CERN’e sunulan Ülke Raporunda geniş bir yer tutmuştur. Proje kapsamında önerilerek hayata geçirilen ve ülkemizde ilk, dünyada 5. olan HIZLANDIRICI TEKNOLOJİLERİ ENSTİTÜSÜ üniversitemize bağlı olarak 2010 yılı içinde kurulmuştur [5]
Türk Hızlandırıcı Merkezi Projesinin yürütücülüğü ve Hızlandırıcı Teknolojileri Enstitüsü’nün müdürlüğü görevlerini Üniversitemiz Mühendislik Fakültesi Fizik Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ömer Yavaş yürütmektedir.  TAEK’in 2006’da oluşturduğu 13 üyeli CERN Bilim Komitesinde Üniversitemizden Prof. Dr. Ömer Yavaş, Prof. Dr. A. Kenan Çiftçi (Fizik Böl.) ve Prof. Dr. Orhan Çakır (Fizik Böl.) yer almaktadırlar. Aynı Komitenin üyesi ve aynı zamanda Türk Hızlandırıcı Merkezi Projesinin ilk aşamasının 1997-1999 yılları arasında yürütücülüğünü yapmış olan ve halen THM Projesi Uluslararası Bilimsel Danışma Komitesi üyesi olan TOBB ETU Öğretim üyesi Prof. Dr. Saleh Sultansoy Üniversitemizde Fizik ve Fizik Mühendisliği Bölümlerinde sözleşmeli profesör olarak görev yaptığı 1993-1999 yılları arasında, gerek Üniversitemizin CERN ATLAS deneyine girmesine, gerekse Türk Hızlandırıcı Merkezi Projesi’ne Üniversitemizin koordinatörlük etmesine çok büyük katkılar sağlamıştır. Gerek Türk Hızlandırıcı Merkezi Projesi, Gerekse Hızlandırıcı Teknolojileri Enstitüsü, CERN’e tam üyelik sürecinde ülkemizin en önemli yatırımları olarak CERN çevrelerinde büyük dikkat çekmekte ve takdir toplamaktadır. Adları geçen öğretim üyelerinin yürütücülüklerini yaptıkları 4 ayrı araştırma projesi TAEK desteği ile CERN’de yürütülmektedir.
CERN’ün oluşturduğu 8 üyeli “Üyelik Değerlendirme Komitesi” nin 13-14 Temmuz 2010 tarihlerinde TAEK’in koordinasyonu ile ülkemize gerçekleştirdiği inceleme ziyareti komitenin 13 Temmuz 2010 tarihinde Üniversitemize yaptığı ziyaretle başlamış ve Üniversitemiz Senato Salonunda yapılan ilk oturumda komiteye ülkemizin konuyla ilgili durumu ve yatırımları konusunda sunumlar yapılmış ve sorular cevaplanmıştır. Komite, Üniversitemizin ardından temaslarına sırasıyla ODTÜ, TUBİTAK ULAKBİM, DPT, Cumhurbaşkanlığı ve Boğaziçi Üniversitesi ziyaretleri ile devam etmiştir.
CERN’E TAM ÜYELİĞİN ANLAMI VE GETİRİLERİ
Dünyada bilim ve teknolojinin gelişimi öncelikle temel bilimlerde üretilen bilgiye dayanmaktadır. CERN üyeliğimiz gerçekleştiğinde, uluslararası düzeydeki önemli bilimsel ve teknolojik çalışmaların bir parçası olmamız mümkün olacak ve CERN’de gerçekleştirilecek buluşların ortağı olma gururunu yaşayacağız. Ayrıca, üyelik statüsünü kazanmamız ile CERN Konseyinde söz sahibi konumuna gelmemiz ve CERN’de gelecekte gerçekleştirilecek bilimsel çalışmalarda yönlendirici konumda olmamız mümkün olacaktır. CERN, Avrupa ülkelerinin ortak iradesi ile yürütülen bilimsel ve teknolojik çalışmalara ev sahipliği yapan en büyük araştırma merkezidir. Bu itibarla, Avrupa Birliğine üye olma yolunda emin adımlarla ilerleyen ülkemizin CERN üyesi olması politik açıdan da önemli bir mesaj olacaktır. Ülkemizin CERN’de gözlemci statüden tam üyelik statüsüne geçmesi ile ülkemizdeki teknolojik altyapının daha da geliştirilme gerekliliği ortaya çıkacak ve üyelik ile ülkemizde ivme kazanacak Ar-Ge projeleri zamanla CERN üyesi gelişmiş ülkelerin bilimsel ve teknolojik düzeyine gelmemize hizmet edecektir. Üyeliğimiz, ayrıca ulusal, bölgesel ve küresel ortaklıkların ve işbirliklerinin önünü açacaktır. Ülke sanayimizin CERN projelerinde yer alması ile ileri teknoloji ürünü olan pek çok cihazın ülkemizde imalatı mümkün olacak ve böylece ülke sanayimizin ileri teknoloji gerektiren alanlarda yeni bir kalite düzeyine gelmesinin önü açılacaktır. Zira CERN’in açtığı ihalelere girmek ve kazanmak için öncelikle yüksek düzeyde kaliteye sahip olunması şarttır.
Sonuç olarak Türkiye’nin CERN’e tam üyeliği, ülkemizin, modern anlamda Ar-Ge alt yapısına kavuşmada, temel bilimler ve mühendislik alanında vasıflı insan gücüne sahip olmada, rekabet gücünün artmasında, üretimde yüksek teknolojilerin kullanımında ve ekonomik yönden tam olarak kalkınmış bir ülke durumuna gelmesinde güçlü ve hızlı bir lokomotife bağlanmak anlamına gelmektedir.
Kaynaklar:

  1. http://www.cern.ch
  2. Türkiye’nin Avrupa Nükleer Araştırmalar Merkezi’ne (CERN) Üyeliği, Yönetici Özeti, TAEK, Mart 2009, Ankara
  1. Country Report of Republic of Turkey for CERN Membership, TAEK, May 2009, Ankara
  2. http://thm.ankara.edu.tr
  3. http://hte.ankara.edu.tr

Prof. Dr. Ömer YAVAŞ
HTE Müdürü ve THM Proje Yürütücüsü